Beyin sisi, bir hastalık sonrasında, bir ilacın yan etkisiyle veya altta yatan bir hastalığın belirtisi olarak ortaya çıkabilir ve net düşünmeyi, odaklanmayı, hafızayı ve dikkat dairesini zorlar. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, bu durumun “Beyin çalışır ama yavaşlar” şeklinde özetlenebileceğini belirtiyor: beynin enerjisel kapasitesi düşer; sonuçta düşünce akışı yavaşlar ve zihin berraklığı bulanır.
Bu belirtiyi ciddiye almak önemlidir – Beyin sisi yaşayan kişi, aslında alarm veren bir beyne sahiptir. Çoğu zaman “Kelimeler bir türlü aklıma gelmiyor” şeklinde ifade edilir ve sosyal ortamlarda iletişim güçleşir. Sabahları ani serseklik, dalgınlık ve sürekli yorgunluk da bu tabloya eşlik edebilir. Hafıza sorunları genellikle kısa sürer; yeni öğrenilen bilgiyi kısa süre sonra unutma durumu belirgindir, ancak uzun süreli hafıza korunur, bu da Alzheimer ile ayırt edilmesini kolaylaştırır.
Konuşurken duraksamalar görülebilir, bir düşünceyi toparlamak zaman alır ve bu yavaşlama üretkenliği ile özgüveni etkiler. Bazen baş ağrısı, sindirim sorunları (özellikle irritabl bağırsak), uykuya dalamama, sabah yorgunluğu ve sinirlilik eşlik edebilir. Beyin sisi, nörolojik ve nöropsikolojik dinamiklerin birlikte ortaya çıkardığı bir durumdur.
Başa çıkma yöntemleri Beyin sisiyle mücadelede şu adımlar faydalı olabilir:
Alzheimer’dan ayırt etmek için bazı göstergelere bakılır:
Unutkanlığın olası nedenleri arasında beslenme yetersizlikleri, kronik stres, glikojen metabolizması bozuklukları, uyku bozuklukları, hormonal dalgalanmalar, beyinde inflamasyon, ilaçlar ve kronik hastalıklar bulunur. Bu etkenler tek başına veya birleşerek beyin işlevlerini etkileyebilir ve doğru yaklaşımla düzeltilebilir veya hafifletilebilir.